Fiyat hareketleri için grafikleri sürekli olarak takip etmekten momentum değişimine dair göstergeleri dikkatle izlemeye kadar birçok eylemi barındıran scalping ve gün içi işlemler çoğu kripto traderı için fazla zorlayıcı bir iş olabilir. Neyse ki, zaman içinde kripto kazançları elde etmenin tek yolu gün içi işlemler değil. İşte bu noktada imdadımıza swing işlem yetişiyor. Swing işlem, aktif gün içi işlemler ile pasif uzun vadeli tutma arasındaki ideal noktayı temsil eder.
Swing işlem ile başarıya ulaşmak için faydalanabileceğiniz en iyi yöntemleri öğrenmek ister misiniz? Hareketli ortalamalardan Bollinger bantlarına kadar uzanan çeşitli göstergeler, kripto piyasalarında swing işlem yaparken faydalanabileceğiniz en iyi swing işlem göstergeleridir.
Swing İşlem Nedir?
Swing işlem, piyasadaki kısa vadeli fiyat hareketlerini yakalamak için kısa bir zaman dilimi içinde al-sat yapmayı içeren bir stratejidir. Bu zaman dilimi genellikle birkaç gün ila birkaç hafta arasında değişir, dolayısıyla bu strateji genellikle birkaç ay ya da yıl sürebilen al ve tut stratejisinden farklıdır. Swing işlem, traderların kısa vadeli fiyat hareketlerinden ve katalizörlerden faydalanmalarına olanak sağladığı için popüler bir stratejidir. Bu faktörler, kriptonun doğası gereği yaşanan fiyat oynaklıkları düşünüldüğünde uzun vadeli tutma stratejilerine kıyasla potansiyel olarak daha fazla getiri sunabilir.
Swing İşleme Yönelik En İyi Göstergeler
Swing işlem yaparken başarılı olabilmeniz için, bu fiyat oynaklığı ortamında al-sat kararlarını en bilinçli şekilde vermenizi sağlayacak doğru sinyalleri sunan al-sat göstergelerine ihtiyaç duyarsınız. Aşağıda, tüm kripto traderlarının bilmesi gereken en iyi swing işlem göstergelerinden birkaçını sizin için derledik:
1. Hareketli Ortalama
Hareketli ortalama, swing işlem yapan traderların potansiyel al-sat fırsatlarını belirlemek için kullandıkları popüler bir teknik analiz aracıdır. Hareketli ortalama değeri, bir varlığın fiyatının 20 veya 50 gün gibi belirli bir zaman dilimindeki ortalamasının alınmasıyla hesaplanır.
Hareketli ortalamalar piyasadaki trendleri tespit etmek açısından faydalıdır. Traderlar genel trendi belirlemek için çoğunlukla iki ayrı hareketli ortalamayı kullanır: kısa vadeli hareketli ortalama (ör. 20 günlük) ve uzun vadeli hareketli ortalama (ör. 200 günlük). Kısa vadeli hareketli ortalama uzun vadeli hareketli ortalamanın üzerinde olduğunda, söz konusu varlığın boğa döngüsünde olduğu kabul edilir ve bu da mevcut trendin muhtemelen süreceğini gösterir. Tam tersine, kısa vadeli hareketli ortalamanın uzun vadeli hareketli ortalamanın altına düşmesi ayı piyasası sinyali olarak kabul edilir ve aşağı yönlü trendin süreceğine işaret eder.
Hareketli ortalamalar potansiyel giriş ve çıkış noktalarını belirlemek için kullanılabilir. Örneğin bir trader, bir varlığın fiyatı kısa vadeli hareketli ortalamanın üzerinden geçip potansiyel bir yükseliş trendi sergilediğinde ve altın kesişim şekli oluşturduğunda uzun pozisyon açabilir. Öte yandan trader, varlık fiyatı kısa vadeli hareketli ortalamanın altından geçip potansiyel bir düşüş trendi sergilediğinde ve ölüm kesişimi şekli oluşturduğunda uzun pozisyondan çıkabilir.
Hareketli ortalamalar özelleştirilebilir; dolayısıyla traderlar al-sat tarzlarına ve tercihlerine uygun olacak şekilde zaman dilimlerini ayarlayabilir. Örneğin, bazı traderlar uzun vadeli trend göstergesi olarak 50 günlük hareketli ortalamayı kullanırken diğerleri 100 günlük veya 200 günlük hareketli ortalamayı tercih edebilir.
2. Göreceli Güç Endeksi (RSI)
RSI, piyasadaki aşırı alış ve aşırı satış koşullarını tanımlamak için kullanılan bir momentum osilatörüdür. RSI, bir varlığın belirli bir zaman (genellikle 14 gün) içindeki ortalama kazançları ve kayıpları karşılaştırılarak hesaplanır.
RSI, 0 ila 100 aralığındaki değerleri alır. 70’in üzerinde bir değer varlığın aşırı satın alındığını, 30’un altında bir değer ise varlığın aşırı satıldığını gösterir. Bir varlığın aşırı satın alınması, varlığın fiyatının gereğinden fazla ve gereğinden hızlı yükseldiği, bir düzeltmenin gerçekleşmesinin muhtemel olduğuna işaret edebilir. Bir varlık aşırı satıldığında ise bunların tam tersi varsayılır.
Swing işlem yapan traderlar potansiyel giriş ve çıkış noktalarını belirlemek için RSI’yı kullanabilir. Örneğin bir trader, RSI değeri 70’in üzerinde olduğunda (yani varlığın aşırı satın alındığını ve düzeltme yaşamasının muhtemel olduğunu gösterdiğinde), kısa pozisyon açabilir. Tam tersine trader, RSI değeri 30’un altında olduğunda (yani varlığın aşırı satıldığı ve toparlanma yaşamasının muhtemel olduğunu gösterdiğinde) uzun pozisyon açabilir.
RSI göstergesi de özelleştirilebilir; bu sayede traderlar al-sat tarzlarına ve tercihlerine uygun olacak şekilde zaman ayarlaması yapabilir. Bazı traderlar kısa vadedeki aşırı alış ve aşırı satış koşullarını tespit etmek için 7 gün gibi daha kısa zaman dilimlerini kullanabilirken, diğerleri uzun vadedeki aşırı alış ve aşırı satış koşullarını saptamak için 21 gün gibi daha uzun zaman dilimlerini tercih edebilir.
3. Bollinger Bantları
Bollinger bantları, potansiyel kırılmaları veya trend dönüşlerini belirlemek için kullanılan bir tür fiyat oynaklığı göstergesidir. Bollinger bantları, hareketli bir ortalamadan ve hareketli ortalamanın üzerine ve altına çizilen iki standart sapmadan oluşur. Standart sapmalar, fiyat oynaklığı arttığında genişler ve fiyat oynaklığı azaldığında daralır.
Bollinger bantları potansiyel giriş ve çıkış noktalarını belirlemek için harika bir göstergedir. Bir varlığın fiyatı üst bandın üzerine çıktığında aşırı alış yaşandığı kabul edilir. Fiyat alt bandın altına indiğinde ise aşırı satış yaşandığı kabul edilir. Traderlar, fiyat üst bandın üzerine çıktığında potansiyel bir düzeltme beklentisiyle kısa pozisyon açabilir veya fiyat alt bandın altına indiğinde potansiyel bir toparlanma beklentisiyle uzun pozisyon açabilir.
Bollinger bantları da özelleştirilebilir; bu sayede traderlar, al-sat tarzlarına ve tercihlerine uyacak şekilde zaman dilimini ve standart sapma değerlerini ayarlayabilmektedir. Bazı traderlar kısa vadedeki kırılmaları tespit etmek için 10 gün gibi kısa bir zaman dilimini kullanabilirken, diğerleri uzun vadedeki trendleri saptamak için 20 gün gibi daha uzun bir zaman dilimini tercih edebilir.
4. Fibonacci Düzeltmesi
Fibonacci düzeltmesi, piyasadaki potansiyel destek ve direnç seviyelerini belirlemek için swing işlem traderları tarafından kullanılan bir diğer popüler araçtır. Fibonacci düzeltmesi, doğal bir şekilde oluşan matematiksel bir dizi olan Fibonacci dizisine dayanır.
Traderlar Fibonacci düzeltmesini kullanmak için önce bir varlığın fiyat hareketinin üst ve alt noktalarını belirler. Daha sonra, önemli Fibonacci seviyeleri olan %23,6, %38,2, %50, %61,8 ve %100’de yatay çizgiler çekerler. Bu seviyeler potansiyel destek ve direnç alanlarını gösterir.
Swing işlem yapan traderlar potansiyel giriş ve çıkış noktalarını belirlemek Fibonacci düzeltmesini kullanabilir. Örneğin bir trader, bir varlığın fiyatı %38,2 veya %50 gibi önemli bir Fibonacci seviyesine geri çekildiğinde, önceki bir düşüş trendinden potansiyel toparlanmaya işaret etmesi nedeniyle uzun pozisyon açabilir. Bunun tersine trader, fiyat önemli bir Fibonacci seviyesine yükseldiğinde potansiyel bir direnç seviyesine işaret etmesi nedeniyle uzun pozisyonunu kapatabilir.
Fibonacci düzeltmesi de özelleştirilebilen göstergeler arasındadır; bu sayede traderlar al-sat tarzlarına ve tercihlerine uygun olacak şekilde seviyeleri ayarlayabilir. Bazı traderlar, potansiyel destek ve direnç alanlarını tespit etmek için %76,4 seviyesi gibi ek seviyeler kullanabilmektedir.
5. Hareketli Ortalama Yakınsama Sapması (MACD)
MACD, swing işlem yapan traderlar tarafından kullanılan, trend takibine dayalı popüler momentum göstergelerinden biridir. Bu değer, 26 günlük üstel hareketli ortalamadan (EMA) 12 günlük EMA çıkarılarak hesaplanır. Sinyal/gösterge çizgisi olarak bilinen 9 günlük bir EMA, daha sonra MACD çizgisinin üzerine çizilir.
Swing işlem traderları, boğa veya ayı geçişlerini belirlemek için MACD’den faydalanır. MACD çizgisinin sinyal çizgisinin üzerinden geçtiği gözlemlenirse, potansiyel bir yükseliş trendine işaret eden boğa geçişi söz konusudur. Öte yandan, MACD çizgisi sinyal çizgisinin altından geçerse, potansiyel düşüş trendine işaret eden ayı düşüşü yaşanır.
Traderlar potansiyel giriş ve çıkış noktalarını belirlemek için MACD’yi de kullanabilir. Örneğin bir trader, MACD çizgisi sinyal çizgisinin üzerinden geçtiğinde (potansiyel bir yükseliş trendinin belirtisidir) uzun pozisyon açabilir veya MACD çizgisi sinyal çizgisinin altından geçtiğinde (genellikle potansiyel bir düşüş trendinin ufukta olduğunun işaretidir) uzun pozisyonunu kapatabilir.
Traderlar zaman dilimi gibi belirli MACD unsurlarını özelleştirerek bunları al-sat tarzlarına ve tercihlerine uygun hâle getirebilir. Bazı traderlar kısa vadedeki trendleri tespit etmek için 9 günlük EMA ve 12 günlük EMA gibi kısa bir zaman dilimini kullanabilirken, diğerleri uzun vadedeki trendleri saptamak için 26 günlük EMA ve 50 günlük EMA gibi daha uzun bir zaman dilimini tercih edebilir.
6. Ichimoku Bulutu
Ichimoku Kinko Hyo olarak da bilinen Ichimoku bulutu; potansiyel trend dönüşlerini, destek-direnç seviyelerini ve potansiyel giriş-çıkış noktalarını belirlemek için swing işlem traderları tarafından kullanılan çok yönlü bir teknik göstergedir.
Ichimoku bulutunun ana bileşenleri Tenkan-sen, Kijun-sen, Chikou Span, Senkou Span A ve Senkou Span B’dir. Göstergedeki en hızlı hareketli ortalama olan Tenkan-sen, son 9 dönem içindeki en yüksek tepe ve en düşük dip değerlerinin ortalaması alınarak hesaplanır.
Kijun-sen, Ichimoku bulut göstergesindeki hareketli ortalamaların en yavaşıdır ve son 26 dönem içindeki en yüksek tepe ve en düşük dip değerlerinin ortalaması alınarak hesaplanır. Chikou Span ise güncel fiyatın 26 dönem gerisinde çizilen gecikmeli çizgidir. Son olarak Senkou Span A ile Senkou Span B, bulutları oluşturur ve Tenkan-sen ile Kijun-sen ortalamasına göre güncel fiyatın önüne çizilir.
7. Hacim
Hacim, fiyat hareketlerinin gücüne ilişkin fikir vermesi açısından swing işlemin çok önemli bir bileşenidir. Hacim, belirli bir zaman diliminde alınan-satılan toplam hisse veya sözleşme sayısını ifade eder. Daha yüksek işlem hacmi daha güçlü alış veya satış baskısına işaret ederken, daha düşük işlem hacmi bunun tam tersini belirtir.
Swing işlem traderları, trend yönünü doğrulamak ve potansiyel geri dönüşleri saptamak için hacim verisinden yararlanır. Örneğin, bir varlığın fiyatının yüksek işlem hacmiyle birlikte yükselmesi, potansiyel yükseliş trendine işaret eden güçlü bir alış baskısı olduğunu gösterir. Tam tersine, bir varlığın fiyatının yüksek işlem hacmiyle birlikte düşmesi, potansiyel düşüş trendine işaret eden güçlü bir satış baskısı olduğunu gösterir.
Swing işlem traderları, al-sat kararlarını bilinçli bir şekilde vermek için hacim göstergelerini diğer teknik göstergelerle birlikte de kullanabilir. Örneğin bir trader, gözlemlediği hareketli ortalama geçişini ve yüksek hacmi baz alarak trend çizgisinin tersine döndüğünü doğrulayabilir veya aşırı alış ya da aşırı satış koşullarını belirlemek için Göreceli Güç Endeksi’ni (RSI) hacim göstergesiyle birlikte kullanabilir.
Son Sözler ve Sonraki Adımlar
Başarılı bir swing işlem traderı olmak isteyen traderlar, potansiyel al-sat fırsatlarını belirlemelerine ve riski etkili bir şekilde yönetmelerine yardımcı olması için genellikle teknik göstergelerden faydalanır. Yukarıdaki göstergeler, swing işlem traderlarının potansiyel trend değişimlerini, destek-direnç seviyelerini ve potansiyel giriş-çıkış noktalarını belirlemelerine yardımcı olabilecek güçlü araçlardır.
Kripto swing işlemleri yaparken tek bir göstergenin işlem başarısını garanti edemeyeceğini unutmamak önemlidir. Traderlar mevcut piyasa koşullarını tüm ayrıntılarıyla anlamak ve bilgiye dayalı al-sat kararları vermek için farklı göstergeleri birlikte kullanmalıdır. Öte yandan traderlar, zarar durdur ve kâr al emirleri ayarlayarak ve aşırı borçlanmadan kaçınarak disiplinli risk yönetimi de uygulayabilirler.
© 2024 OKX. Bu makalenin tamamı çoğaltılabilir, dağıtılabilir veya bu kullanımın ticari olmaması koşuluyla makaleden 100 kelime veya altında alıntı yapılarak kullanılabilir. Makalenin tamamının herhangi bir şekilde çoğaltılması veya dağıtılmasın halinde şu ibareye açıkça yer verilmesi gereklidir: “Bu makalenin telif hakkı © 2024 OKX’e aittir ve izin alınarak kullanılmıştır.” Alıntılarda ise makalenin adı belirtilmeli ve makaleye atıfta bulunmalıdır; örneğin “Makale Adı, [varsa yazar adı], © 2024 OKX.” Bu makaleden herhangi bir şekilde türetilen çalışmalara veya makalenin başka şekilde kullanılmasına izin verilmez.
